‘’Askerden Kaçtım Maçı İzledim.’’
Salihli Galatasaray Taraftarlar Derneği Başkanı
Uğur Özçelik ile Konuştuk

1.Sizi tanıyabilir miyiz?
Öncelikle merhaba. Ben Uğur Özçelik. Evliyim, iki çocuğum var. Bu topraklarda doğup büyüdüm. Kurudere Caddesi’nde 30 yıldan beri esnaflık yapıyorum. 2020 yılından beri Galatasaray Spor Kulübü üyesiyim. 2023 yılından bu yana da Salihli Galatasaray Taraftarlar Derneği Başkanıyım.

2.Galatasaray sevdası nasıl başladı?
Öncelikle şöyle söyleyeyim, ailemin çoğu zaten Galatasaraylı. Kendimi bildim bileli bu sevdanın tutkunuyum. Galatasaraylılık ruhu ailemden geliyor. Çocukluğumdan beri devam eden ve hiç bitmeyecek bir sevgi bu.

3.Derneğiniz Salihli’de ne zaman kuruldu, ne gibi faaliyetleriniz var?
Derneğimizi 2018 yılında, Salihli’deki Galatasaray sevdalısı arkadaşlar tarafından kuruldu. Kurucu üyelerden bir tanesi de benim. Derneğimiz yedi yıldır (pandemi döneminde aksamalar oldu) kesintisiz bir şekilde faaliyetlerine devam ediyor. Bu yedi yıllık süre içinde beş defa şampiyonluk sevinci yaşadık. Her şampiyon olduğumuzda Salihli’mize şampiyonluk kupasını getirdik. Hatta bu sene kazandığımız Ziraat Türkiye Kupası ve Süper Lig Kupası’nı yani çifte kupamızı Salihli’deki taraftarlarımız ile buluşturmanın mutluluğunu yaşadık. Galatasaray Spor Kulübü yöneticilerini Salihli’de ağırladık. En son 17 Mayıs 2025 tarihinde şampiyonluk maçını Gümüşçayı’nda ki yeşil alanda, yaklaşık 3 bin Galatasaray sevdalısı ile hep beraber dev ekranda izledik. Beraber şampiyonluk turu attık, beraber sevindik beraber mutlu olduk…

4.Yönetim kurulunuz kimlerden oluşuyor, kaç üyeniz var?
Yönetim kurulumuz 2018’deki kuruluş tüzüğümüze uygun olarak, ben dahil 16 üyeden oluşuyor. Üye sayımıza gelince, şu an için 161 üyemiz mevcut. Yönetim kurulumuz hepsi birbirinden değerli arkadaşlardan oluşuyor. Uğur Özçelik, M.Fatih Suntay, Cemal Güzelyurt, H. Fırat Gündem, Mehmet Aktaş, Ahmet Demir, Süleyman Kocabıyık, Yusuf Algül, Çağdaş Akçalı, Yasin Sarı, Hakan Çiftçi, Emrah Dal, Mustafa Onur, Mülayim Yavuz, Kenan Harman, Şeref Duman olmak üzere 16 kişiyiz.

5.İleriye dönük projeleriniz var mı?
Başkanlığa iki yıl önce, 2023 yılının Kasım ayında seçildim. 2023 yılından itibaren birçok projemizi yönetimle beraber omuz omuza uygulamaya koymaya başladık. Projelerimizin birçoğunu da hayata geçirdik. Şu an yeni yönetimimizle ilk toplantımızda yeni projelerimiz gündeme gelecek. Ama ben ve yönetimdeki arkadaşlarım sürpriz yapmayı çok seviyoruz. Yeni projelerimizi önümüzdeki günlerde inşallah herkes görecek. Şu an için sürpriz.

6. Dernek olarak sosyal sorumluluk projeleriniz veya yardım faaliyetleriniz var mı?
Tabii ki var. Dediğim gibi iki yıl önce göreve geldim. İlk beş senede pandeminin olumsuz etkisinden dolayı çok faaliyette bulunamadık. Bundan sonraki iki yıl içinde eski yönetimimle bayağı faal bir zaman geçirdik. Geçen yıl 12 öğrenciye burs verdik. Tabii bunların hepsini Derneğimizin yönetimindeki arkadaşlar, derneğimizin üyeleri ve hayırsever iş adamları sayesinde yaptık. Bu sene yedisi üniversite olmak üzere toplam onbeş öğrenciye burs veriyoruz. Burslarımızı bir eğitim sezonu boyunca veriyoruz. Geçen eğitim döneminde de Karayahşi Şehit Astsubay Ahmet Deniz Varol İlkokul’u ve Ortaokul’u öğrencilerine 10 adet spor malzemesi, futbol topu, basket topu, voleybol topu gibi spor malzemesi desteği verdik. Aynı zamanda kütüphane desteği verdik. Her şampiyonluk kutlamasından sonra ihtiyaç sahibi bir arkadaşımıza bir adet akülü tekerlekli sandalye hediye ediyoruz.

7.Salihli halkına ve Galatasaray camiasına bir mesajınız var mı?
Salihli halkına ve Galatasaray camiasına şunu söyleyebilirim; Galatasaray sadece bir futbol takımı değildir, Galatasaray büyük bir ailedir. Baba Gündüz’ün dediği gibi ‘’Galatasaray bir his takımıdır. Galatasaray bir halatı hep birlikte çekenlerin, hep birlikte üzülüp, hep beraber sevinmesini bilenlerin takımdır.

8.Unutamadığınız ilginç bir anınızı okuyucularımızla paylaşır mısınız?
Galatasaraylı olup da anısı olmayan tabii ki olmaz. Birçok anım var ama aklıma gelen birkaç tanesini anlatayım. Yedi yaşımdayken Dayım beni Galatasaray maçına götürmüştü, onu unutamıyorum.
UEFA şampiyonu olduğumuz sene Galatasaray-Leeds United yarı final maçı vardı. Ben de Kırıkkale’de askerdim. Askerden kaçtım maçı izledim. Maçı çarşıda televizyondan izledikten sonra yakalanmadan askeri birliğine dönmüştüm. Arka kapıdan kaçmıştım yine aynı yerden giriş yaptım.
Onun dışında 2020 yılında Galatasaray Spor Kulübü üyesi oldum. Bu üyelik bayağı zor bir olay; yılda sadece 100 kişi bu üyeliğe kabul ediliyor. Zor da olsa onu başardım. Bu da benim hayatımda önemli bir dönüm noktasıdır.
Aşağı yukarı iki ay önce, piyasa değeri 1,5 milyar dolar olan Liverpool gibi dünya devi bir takımı İstanbul’da, Ali Sami Yen Spor Kompleksi Rams Park’ın büyüleyici atmosferinde canlı izleyerek galibiyet sevincini yaşadım.
Bunun haricinde birçok anım var tabii ki ama bu kadarı yeterli sanırım.

9.Eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Şöyle söyleyeyim; biz iki yıl boyunca taraftarlarımıza, üyelerimize hep daha yakın olmaya çalıştık. Şu anda röportaj yaptığımız dernek binamızı üyelerimize açtık. Üyelerimiz ile beraber maç izleyebileceğimiz, toplantılarımızı yapabileceğimiz çok güzel sıcak bir ortam sağladık. Öncelikle bunun verdiği mutluluğu sizinle paylaşmak istedim. Bundan dolayı çok mutluyuz. Anlamlı olması bakımından derneğimizin resmi açılışını 29 Ekim çarşamba günü yapacağız. (Söyleşi 18 Ekim cumartesi günü yapıldı, yayınlandığında muhtemelen resmi açılış yapılmış olacak.) Son olarak Ulu Önder Atatürk’ün sözü ile bitireyim. Atam ‘’Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim’’ demiş. Söyleşimizi Atamızın bu veciz sözü ile bitirelim.

Yorum: Taraftar, Hoşgörülü Olmalıdır…
Takım taraftarlığı bir insana çocukluğundan itibaren aşılanan bir duygu. Aklımız ermeye başladığında, ailenizde veya çevrenizde sevdiğiniz büyüklerin tuttuğu takım hangisi ise siz de ister istemez onlardan etkileniyorsunuz ve o takıma karşı bir sempati duyuyor, taraftarı oluyorsunuz.
Bu duygu bende çocukluktan gençlik çağıma kadar fanatiklik seviyesindeydi. Hiç unutmam ortaokul çağlarında bir gazetenin dört parça halinde verdiği, yaklaşık 2×1 metre ölçüsündeki Fenerbahçe’nin posterini annem ile girdiğim büyük bir mücadele sonucu odama asmayı başarmıştım. Daha sonraları bu fanatizm bende sönümlenmeye başladı. Şu anda her takıma saygılı centilmen bir Fenerbahçe taraftarıyım. Yalnız ezeli rakiplerimiz BJK ve GS’yi tutan ufak çocukları kızdırmak için bazen provokatörlük(!) yapıyorum. Bir de çocuklarla diyalog kurmanın sihirli bir yolu da ”hangi takımı tutuyorsun?” Sorusu. Sonrası kendiliğinden geliyor zaten.
Futbol kulüplerinin taraftar dernekleri kurdukları ilk yıllarda bu faaliyete bir anlam verememiştim. Boş işler olarak görmüştüm. Fakat yıllar içinde bazı faaliyetlerini medyadan okumaya başlayınca bu fikrim değişti. Demek ki futbol taraftarlığı sadece taraftarlık değilmiş dedim. Onlar da taraftarlığın yanında sosyal sorumluluk projeleri çerçevesinde; öğrencilere burs veriyorlar, fakir ailelere ekonomik olarak yardım ediyorlar, okullara spor malzemesi yardımı yapıyorlar, en önemlisi genç taraftarların enerjisini kötü yollarda harcamasını engelliyorlar. Gençlerin aidiyet duygusu içinde enerjilerini, bu gibi örnek faaliyetlerle sinerjiye çevirmesinde ön ayak oluyorlar.
Fotoğrafta gördüğünüz gibi taktığım FB atkısı ile GS Taraftarlar Derneği Başkanı Sevgili Uğur ile tüm takım taraftarlarına kardeşlik mesajı verdik. Bu mesaj, taraftarlığın bir kan davası değil, düşmanlık değil, hoşgörü ve olgunluk içinde olması gerektiğinin mesajıdır.


